Yönetim Kurulu Başkan Mesajı
Tuncay Özilhan
YÖNETİM KURULU BAŞKANI
Değerli paydaşlarımız,
2018 hem dünya hem de Türkiye ekonomisi açısından zorlu bir yıl oldu. ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret savaşları, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artırımı kararları, artan borçlanma maliyetleri ve devam eden politik belirsizlikler ekonomilerin büyüme hızları üzerinde negatif yönde bir baskı yarattı.
Uluslararası Para Fonu (IMF), 2019 yılının Ocak ayında yayınladığı Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda, 2018 ve 2019 için küresel ekonomiye yönelik beklentilerini yükselen riskler sebebiyle aşağı çekti ve 2018 yılı için %3,7 2019 yılı için ise %3,5 olarak revize etti. Gelişmekte olan ekonomiler grubunda bulunan birçok ülke gibi Türkiye’ye yönelik büyüme beklentilerini de aşağı çeken IMF, Türkiye ekonomisinin 2018 yılı için %3,5 ve 2019 yılı için ise %0,4 büyüyeceği öngörüsünde bulundu.
2018 yılına ılımlı bir başlangıç yapan Türkiye ekonomisi, ilk çeyrekte %7,2 ile güçlü bir büyüme ivmesi gösterirken, küresel ekonomideki gelişmelerin de etkisiyle bir miktar yavaşlama göstererek ikinci çeyrekte %5,3 oranında büyüme gerçekleştirdi. İkinci yarıyılda Türk lirasının hızlı değer kaybı, faizlerdeki hızlı artışlar ve enflasyonun yüksek seviyelere ulaşması finansal piyasalarda belirsizlik ortamı yarattı. Ekonomide yaşanan bu dalgalanmalara rağmen Türkiye ekonomisi 2018'in üçüncü çeyreğinde %1,6 oranında ve böylece ilk dokuz ayında da %4,5 oranında büyüme gösterdi.
2019 yılı için Türkiye ekonomisinde temel belirleyici risk değişkenleri yine küresel dinamiklerin yansımaları, bölgesel sorunlar, enflasyon ve cari açık olacaktır.
Finansal disiplinimizi sürdürme kararlılığındayız
Anadolu Efes her zaman olduğu gibi, değer yaratmaya ve finansal disiplinini sürdürmeye kararlılıkla devam etmektedir. Bu disipline sahip olmak bu zorlu zamanlarda daha da önemlidir. Anadolu Efes, uzun vadeli hissedar değeri yaratmaya devam etmek için operasyonlarımızın büyüme potansiyelinden yararlanacak, çalışanlarına yatırım yapacak, teknolojiyi operasyonlarının temeline yerleştirecek, premium ürünlerin ağırlığının artması ile gelir yönetimini geliştirecek, verimliliklerini artıracak ve bilançosunu sıkı bir şekilde yönetecek, çeşitlendirilmiş ve güçlü bir iş modeline sahiptir.
Hem bira hem de meşrubat operasyonlarımızda oldukça dinamik ve rekabetin yüksek olduğu makroekonomik, politik ve jeopolitik zorlukların yaşandığı coğrafyalarda 700 milyona yakın bir tüketici kitlesine hizmet vermekteyiz. Birleşmiş Milletler verilerine göre faaliyet gösterdiğimiz bu ülkelerdeki nüfusun ortalama %48'i 24 yaşın altında olup yıllık ortalama nüfus artışı ise %2,4 oranında seyretmektedir. IMF verilerine göre bu ülkelerin ekonomileri 2010-2018 yılları arasında yıllık ortalama %2 oranında büyüme göstermiş olup gayri safi milli hasılaları ise toplamda 7,500 milyar ABD Doları'na ulaşmıştır.
2018 yılında da gerek Türkiye’de gerekse faaliyet gösterdiğimiz coğrafyalarda finansal piyasalar kaynaklı risklerin azaltılması için gerekli adımları atarak dalgalanmaları mümkün olduğunca yönetmeye çalıştık. Karlılık önemli bir öncelik olarak kalmaya devam etti, dolayısıyla kur etkilerini hafifletmeye yönelik olarak operasyonel döviz açıklarımız için “hedging” uygulamalarına, verimliliği artırmaya ve maliyetleri azaltma yolunda yeni önlemler almaya devam ettik. 2018 yılında da hem bira hem meşrubat operasyonlarımızda serbest nakit akımı yaratma konusundaki kararlılığımızı sürdürürken, yıllardır yürüttüğümüz sıkı finansal disiplinimizin güçlü likiditemiz üzerindeki katkısını görerek, özellikle yaz aylarında Türkiye piyasalarında yaşanan dalgalanmayı hiçbir olumsuzlukla karşılaşmadan atlatmayı başardık.
Türkiye’de bira sektörü tüketici güveninde oluşan bozulma nedeniyle talepteki yavaşlama ve kurdaki dalgalanmaların tetiklediği enflasyonist baskının ÖTV artışına ve dolayısıyla bira fiyatlarına olan olumsuz etkilerini 2018 yılında da hissetti.
Portföyümüzü genişletme odağımız devam ediyor
Bunlara karşın 2018’de de portföyümüzü genişletmeye yönelik stratejimizi güçlü bir şekilde devam ettirdik. Türkiye’de küresel ve yerel markalarla portföyümüzü genişletirken tüketicilerin dikkatini çekmeye yönelik yenilikleri de sunmaya devam ettik. Haziran ayı sonunda, dünyanın bir numaralı bira markası Budweiser’ın lansmanını yaptık. Temmuz ayında ‘’Varım” markası düşük alkollü yeni bir marka olarak tüketicilere sunuldu. 2018’deki yoğun çalışmalarımızı sonucunda, 1 Ocak 2019 itibarıyla dünyanın en büyük 10 bira markasından biri olan Corona Extra, sekiz asırlık Belçika birası Leffe, ünlü buğday birası Hoegaarden da portföyümüze eklendi.
Diğer yandan geçtiğimiz yıl yaptığımız ‘’Esaslı Bira’’ relansmanını takiben tazelik konusu önemli odak noktalarımızdan biri olmaya devam etti ve yıl boyunca bu alanda önemli gelişmeler kaydedildi.
AB InBev Efes B.V. kuruldu
AB InBev ile iş birliğini beklentilerimizden daha erken 2018 yılının ilk çeyreğinde tamamladık. Buna göre Rusya’daki operasyonlarımız ile Anheuser Busch InBev SA/NV’nin (“AB InBev”) Rusya ve Ukrayna’da bulunan operasyonlarını tek bir yönetim AB InBev Efes B.V. çatısı altında topladık.
Bu iş birliğini, Anadolu Efes için bir kilometre taşı olarak görüyor, dünyanın en büyük bira pazarlarından biri olan Rusya'da çok güçlü iki numaralı oyuncu olmanın gururunu yaşıyoruz. Yeni yapılanma ile hem Rus bira pazarının tüm önemli segmentlerinde yer alacak dengeli ve tamamlayıcı bir marka portföyüne sahip olacak, hem de maliyet ve gider sinerjileri de yaratabileceğiz.
Uluslararası bira operasyonlarımız; dünyanın en büyük 12. ekonomisi Rusya, gerçekleştirdiği ekonomik reformlarla dikkat çeken, Dünya Bankası rakamlarına göre 2018’de 3.3, 2019’da ise 3,5 büyümesi beklenen Ukrayna ve 2018’de ekonomisi %4,1 büyüyen Kazakistan’daki güçlü performansı sayesinde başarılı bir yıl geçirdiler. Rusya’da gerçekleşen 2018 FIFA Dünya Kupası bira satışları ve tüketimi bakımından beklentilerimizin de üzerinde gerçekleşen bir organizasyon oldu.
Diğer uluslararası pazarlarda da lider pozisyonumuz güçlü sonuçlarla sürdürüldü. Kazakistan’da başarılı ürün portföyü ve pazar uygulamaları sayesinde yoğun rekabete rağmen pazarın üzerinde performans gösterildi ve pazar lideri pozisyonumuz daha da pekişti. AB InBev ile yaptığımız işbirliğimizin akabinde dahil olan Ukrayna operasyonumuz ise beklentilerin üzerinde performans göstererek 2018 yılında büyüme kaydetti. Bu pazarda sahip olduğumuz güçlü ikincilik pozisyonunu da koruduk.
2018 yılında meşrubat operasyonlarımızın Türkiye hacimleri 2012 yılından bu yana en yüksek büyüme oranına ulaştı. Benzer şekilde uluslararası operasyonlar ise yüksek tek haneli hacim büyümesi sağladı. Meşrubat operasyonlarımızda karlılık ve çeşitlilik odaklı portföy stratejimiz ve etkin maliyet yönetimimiz kaliteli büyümeyi sürdürmemizi sağladı. Etkin fiyatlandırma stratejimiz ve başarılı saha uygulamalarımız sayesinde faaliyet gösterdiğimiz birçok ülkede lider konumumuzu sürdürdük. 200 milyonun üzerindeki nüfusuyla önemli bir pazar olan Pakistan’da da büyümeye devam ettik.
Meşrubat operasyonlarımız gelişmekte olan, milli geliri ve nüfusu hızla artan, zengin büyüme fırsatlarının bulunduğu bir coğrafyada faaliyet gösteriyor. Bunlara ek olarak gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında düşük kalan kişi başı ortalama içecek tüketim miktarı ile, 400 milyonluk coğrafyamız bize farklı fırsatlar sunuyor.
Bugün enerji ve ekonomi çevrelerini ilgilendiren en önemli konulardan biri de petrol fiyatlarının ne şekilde değişeceği ve bunun makroekonomik dengeler üzerinde ne kadar etki yapacağı. Yüksek petrol fiyatları petrol ithal eden ülkelerden petrol ihraç eden ülkelere gelir transferine yol açmakta ve dolayısıyla ülkeler arasındaki gelir dengesizliğini artıran bir etki yaratmaktadır. Bu anlamda portföyümüzün hem faaliyet hem de coğrafya olarak çeşitliliği olumlu anlamda bir dengeleyici olarak finansallarımıza da yansıyor. Bunu 2018 yılında net bir şekilde gördük. Örneğin, bira operasyonlarımızda Rusya, Kazakistan ve Ukrayna pazarlarındaki başarılarımız diğer pazarlardaki zorlukları dengeledi.
2018 gibi zorlu bir yılda güçlü sonuçlar açıklamaya devam edebildiğimiz için mutluyuz. Bu zorlukların üstesinden gelmek için operasyonlarımızı daha sade ve verimli hale getirerek likidite oranlarımızı yüksek seviyelerde korumaya devam edeceğiz. Borçlarımızın uzun vadeli yapısı ve yüklü miktardaki döviz cinsinden nakdimiz kurlardaki oynaklığa karşı koruma sağlamaktadır. Sıkı işletme sermayesi yönetimi ve güçlü serbest nakit akımı yaratmadaki kararlılığımız önümüzdeki dönemde de odağımız olmaya devam edecek.
Tüm bu yoğun çalışmaların sonucunda toplam gelirlerimiz proforma bazda %28,1 oranında artışla 18.7 milyar TL oldu. Konsolide bazda FAVÖK (BMKÖ) proforma olarak %24,0 artışla 3,1 milyar TL oldu. Bira grubumuzun toplam satış gelirlerinin %23’ü yurt içi operasyonlardan gelirken, yurt dışı operasyonlarımızın katkısı %77 oldu. Meşrubat grubumuzun ise toplam satış gelirlerinin %44’ü yurt içi operasyonlardan, %56’sı yurt dışı operasyonlardan sağlandı. Çok önem verdiğimiz sıkı bilanço yönetimi, etkin yatırım politikaları ve karlılık odaklı yaklaşımımız sayesinde konsolide bazda 2018 yılında 1 milyar TL’nin üzerinde güçlü serbest nakit akımı yarattık. Sıkı finansal disiplinimiz sonucunda, kurlarda yaşanan dalgalanmaya rağmen sene sonu itibari ile Net Borç/FAVÖK oranımızı 1.5 seviyesinde korumayı başardık.
Sürdürülebilirlikten taviz yok
Ürünlerini 70’ten fazla ülkeye ihraç eden Anadolu Efes, dünyanın en büyük 16. Bira şirketi. 700 milyona yakın bir nüfusa hizmet ederken, bugün, Avrupa’nın 6. en büyük bira üreticisiyiz ve iştirakimiz Coca-Cola İçecek vasıtasıyla da, küresel Coca-Cola sistemindeki en büyük 6. şişeleyiciden biri olmayı sürdürüyoruz.
Bu başarılarımızın ardından insana ve doğaya duyarlı, toplumların sosyo-ekonomik gelişimini destekleyen ve tüm paydaşlarımız için pozitif etki yaratmayı hedefleyen sürdürülebilir iş modelimiz yer alıyor. 2018 yılında da BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan 50 şirketten biri olduk.
2018’de sürdürülebilirlik çalışmalarımıza da hız verip bir paydaş analizi gerçekleştirdik. Küresel ve sektörel trendler ışığında sürdürülebilirlik stratejimizin temelini oluşturan Anadolu Efes Pozitif Etki Planı’nı güncelledik. Çevre, toplum, çalışanlar ve değer zinciri alanlarında yarattığımız pozitif etkiyi kamuoyu ile şeffaflıkla paylaşıyoruz. Bu alandaki öncü rolümüzü de devam ettireceğiz.
Toplumsal yatırımları sürdürülebilir iş modelimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Yerel ekonomiyi destekliyor, tarımın yerel ekonomideki payının farkındalığı ile iki önemli hammaddemiz olan arpa ve şerbetçiotu tarımının sürdürülebilir bir şekilde yapılmasını destekliyoruz. Sürdürülebilir turizme inanıyoruz ve 2007 yılında başlattığımız Gelecek Turizmde projesini büyük bir heyecanla devam ettiriyoruz. Diğer yandan spor, sinema ve tiyatro gibi sosyal alanlarda toplumsal gelişime katkıda bulunmaya da devam ediyoruz.
Birlikte güçlüyüz
Biz işini tutkuyla yapan büyük bir aileyiz. Tüm ülke operasyonlarındaki çalışanlarımız, bayi ve distribütörlerimiz, satış noktalarımız ve tüm iş ortaklarımız bu ailenin çok önemli birer parçası.
Dinamik ve fırsatlarla dolu bir coğrafyada faaliyet gösteren Anadolu Efes, 2019 yılına üst yönetimde yapılan değişikliklerle daha da güçlenerek giriyor. 50. yılımızı kutladığımız 2019’da da Türkiye ekonomisinin gelişiminde öncü roller almaya devam edeceğiz. Tüm bu başarılarımızda daima desteklerini hissettiğimiz; sayın Yönetim Kurulu üyelerimize, hissedarlarımıza, bayi ve distribütörlerimize, tedarikçilerimize, iş ortaklarımıza ve özverili çalışmaları için çalışma arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunarım....
Saygılarımla,
Tuncay Özilhan
Yönetim Kurulu Başkanı